Mezun olup öğretmen olamayan ve atanma bekleyen öğretmenler adaylarının sayısı bir milyona dayandı. Peki Devlet neden istihdam oluşturmayacağı alanlara masraf eder ve neden gençlerin ümidini çalar? Siz yıllarca polis veya asker olarak eğitilip mezun olduktan sonra kadro yok denilip işe alınmayan polis veya asker görebilir misiniz? Göremezsiniz. Çünkü devlet ihtiyacı kadar eleman alıp yetiştirir. Aynı şey doktorluk için de geçerlidir. Peki Öğretmen adayları için neden bu yapılmaz? Neden devlet ihtiyacı kadar kişileri öğretmen olarak eğitmez ve bu sorunu temelden çözmez? Neden herkes birbirini aldatır? Neden mezunlarının hiçbir şey olamayacakları üniversiteler kurar ve yıllarını çalar? Eğer ihtiyaç yoksa bu okulları açmasın ve o gençler de hayatın gerçekleriyle daha erken yüzleşip yol yakınken başka işlere veya sanatlara yönelsin...
Şimdi iş bulamayıp atanamayan öğretmenlerin hayata tutunmak için nasıl çaba sarf ettiklerini bizzat yaşayan örenklerle anlatacağız. Sakın buradan çobanlığı küçümsediğimiz anlamı çıkmasın. Bilakis Çobanlık Peygamber Mesleğidir. Fakat çoban olmak için yıllarca okumaya gerektur. Bu nedenle yıllar boyu eğitiğimiz ve ülkemizin kıt imkanlarıyla okuttuğumuz gençlerimizi neden israf ediyoruz? Şimdi canlı örneklerle sizi başbaşa bırakacağım...
Aydın'ın Karacasu ilçesinde yaşayan Karadeniz Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği mezunu 37 yaşındaki Mutlu Altınöz, KPSS sınavlarına girip ataması yapılmayınca çoban oldu.
Karacasu İlçesi Ataeymir Mahallesi'ne 4 kilometre mesafedeki Okkalı Tepe mezrasında doğup büyüyen Sosyal Bilgiler Öğretmeni Mutlu Altınöz, 15 yıldır ataması yapılmadığından keçi ve koyun sürülerine dağlarda çobanlık yaparak geçimini sağlıyor. Yıllardır hiç vazgeçmeden KPSS'ye giren Altınöz, çok sevdiği öğretmenlik mesleğine atanana kadar şansını deneyeceğini söyledi. Altınöz, ailesi gibi çoban olmak istemediğinden, bütün zorluklara rağmen okumayı seçtiğini, ancak yine de çobanlıktan kurtulamadığı ifade etti.
En zor şartlarda okula gidip geldiğini belirten Altınöz, "Mezrada elektrik, su telefon, yol yoktu. Her gün 4 kilometre okul yolunu yürüyerek gidip geldim. O zamanlar köprümüz dahi yoktu. Dere taşar, sel gelir, karşıya geçemezdik. Her gün 8 kilometre yaya yürürdük. Ama okuma azmiyle her türlü zorluğa katlanırdık. Bütün zorluklara rağmen Karadeniz Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde okuyup, öğretmen çıktım. Çok sevdiğim öğretmenliği yapmak nasip olmadı. Çoban olmamak için okumuştum, ama yine kurtulamadım. Baba mesleği olan çobanlığı yapıyorum" dedi.
Kışın mezrada, Haziran-Eylül ayları arasında ise bin 700 rakımı olan Babadağ Yaylası'nda zirveye çıkarak, sürüleri ile birlikte kıl çadırda yaşadıklarını söyleyen Altınöz, "450 civarı keçi ve koyun sürümüz var. Burada kendi mesleğimi icra ediyorum. Ya öğretmenlik ya da çobanlık yapacağım. Başkasının yanında çalışmaktansa kendi işimi yapıyorum, ama öğretmenlikten de asla vazgeçmeyeceğim" diye konuştu. (DHA)
Antalya'da üniversite mezunu Fevzi Metin, bir taraftan öğretmenlik için sınavlara hazırlanırken, diğer taraftan da çobanlığını yaptığı keçileri otlatıp çocuklara masal okuyor, yaşlılara ve çobanlara okuma yazma öğretiyor. Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyat Bölümünden dört yıl önce mezun olan 26 yaşındaki Metin, Elmalı ilçesindeki eskiden köy statüsünde bulunan Bayındır Mahallesi'ndeki ailesinin yanına yerleşti. Edebiyat öğretmenliği için sınavlara hazırlanan Metin, boş zamanını değerlendirmek ve ailesine destek olmak için çobanlık yapmaya başladı. Sabah ezanıyla güne uyanan Metin, eline asasını alıp, gün doğmadan 250 keçiyi ahırdan çıkarıyor, meraya salıyor. Hayvanları otlattıktan sonra sağdığı sütü 'peynirlik', 'yoğurtluk' ve 'satmalık' olarak ayıran Metin, gün boyunca keçileriyle vakit geçiriyor.
MESLEĞİMİ SEVİYORUM
FEVZİ Metin, yaptığı işi avantaja dönüştürerek mahallede bir nevi gönüllü öğretmenlik yaptığını dile getirdi. Öğretmenlik mesleğini çok sevdiğini aktaran Metin, "Burada elimden geldiğince insanlara faydalı olmaya çalışıyorum. En çok ilgilendiğim çocuklar mutlu oluyor. Üniversiteye bile keçilerle ilgilenirken hazırlandım. Şimdi de KPSS'ye hazırlanıyorum" dedi. Metin, insanlara faydalı olabilmek için var gücüyle çalışmaya devam edeceğini ifade etti. (Sabah)