Nasıl bir öğretmen? Sorusunu sorarsak; Günümüz modern toplumlarında geleceği şekillendirecek bireylerin eğitilmesini sağlayacak öğretmenlerin çeşitli niteliklere sahip olması gerektiğini sanırım herkes ifade eder.

Bütün dünyada önemsenen bu yeterlikleri iki ana başlık halinde ifade edersek; genel ve özel alan yeterlikleri. Eğitim fakültesinden mezun olurken mezuniyet törenimizde bir hocamızın söyledikleri aslında bu yeterliklerin ve nasıl bir öğretmen olmanın özeti gibiydi. Hiç unutmam o hocamız mezuniyet törenimizde aynen şunları ifade etmişti;

-Gençler bu gün artık mezun oluyorsunuz. Anadolu’nun çeşitli mekânlarına dağılacaksınız, bu mesleği severek yapmanız ve sevilip sayılmanız için size iki tane sihirli değnek şöyleyim mi? Birisi alanınızla ilgili her şeyi öğrenin-bilin, ikincisi ise bir eğitimcide bulunması gereken bilgileri yaşama geçirin.

Bu gün gerek ekonomik mana da gerekse toplumsal refah seviyesinde kalkınmış ve gelişmiş ülkeleri incelediğimizde görürüz ki; Onlar kalkınma süreçleri boyunca en büyük ve en önemli yatırımı insana yapmışlardır. İnsanın düşünen gücü ise eğitimle şekillenmektedir. Eğiten ile eğitilenin işbirliği yapması sonucu çağdaş eğitim ortaya çıkmaktadır. Bu da bir ülkenin garantör aşamaya gelebilmesinin en kalıcı, en şaşmaz göstergesidir. Ülkenin medeni, mutlu ve kalkınmış bir düzeye gelebilmesi ve orada daimi kalabilmesi öğretmene verilen değerle doğrudan ilintilidir. Çünkü öğretmenler eğitimin şah damarı, kökeni ve vazgeçilmezidir.
Bu günün öğretmeni ansiklopedik bilgiden ziyade teknolojiyi en iyi kullanan, teknolojinin eğitimde beceri ve kazanımlara uygun biçim içselleştirilip hedeflenen amaca ulaşmak için çaba gösterendir. Unutmayalım ki, öğretmenlik, bütün disiplinlerden çıkarılmış bir formasyondur.
Klasik söylem olarak değil gerçekten var olan bir durum olarak milletlerin kültürel aktarımlarımda öğretmenin rolü inkâr edilemez bir gerçektir. Modern ve kalkınmış ülkelerin kalkınmasında öğretmenin rolü çoktur.
Öğretmen devletin ülkesi içinde en ücra mekâna bilgi, kültür ve değişim götüren tek memurudur. Anadolu’nun kuş uçmaz kervan göçmez nice mekânlarına öğretmenler adeta birer batmayan bilgi kültür güneşi olarak doğdukları için Anadolu medeniyetinin dünyada ortaya çıkmasını sağlamışlardır.
Öğretmenin; İşine bağlı olmak. İçinde yaşanılan ana konsantre olmak. İşleri başarma ve dünyayı değiştirme konusunda yürekten gelen bir güce sahip olmak. Aksilikler ve hayal kırıklığı karşısında sabırlı, azimli ve toleranslı olmak. Üretken olmak. Kişilere, durumlara ve beklenmedik olaylara uyum sağlamak. Az imkânlarla çoğu başarmak. Pes etmemek ve iyimser olmak zorundadır. Bu özelliklere sahip öğretmenlerimizin sayısını arttırdığımız zaman geleceğimize güvenle bakabiliriz. Yoksa karşısına çıkan en ufak engellemeye ve sıkıntıya bile katlanamayan yapıdaki insanlarla geleceği şekillendirme düşüncesi, hayalden ileri gitmeyecektir kanaatindeyim.

Nasıl bir öğretmen sorumuzu tekrar edersek; araştırmalar 21.yüzyılın ihtiyaç duyduğu öğretmen profilini şöyle açıklar;

-Öğretmen alçakgönüllü,

 -Cesaretli,

 -Çevresindekileri peşinden sürükleyebilmeli, etkileyebilen, yönlendirebilen,

-İkna kabiliyeti yüksek,

-Genel kültür sahibi,

-Güzel konuşmalı,

-Herkesi olduğu gibi kabul etmeli,

-Her olaydan ders çıkarabilmeli,

- İnsan sevgisine sahip olabilmeli,

-Hukukun üstünlüğünü kabul etmeli,

-İnsan haklarına saygılı olmalı ve insanlara hak ve özgürlüklerini bilerek davranmalı, demokratik değerleri bilmeli,

-Devletine, dinine, milletine, örf ve adetlerine saygılı ve bağlı olmalı,

-İyi bir eğitim almış olmalı,

-Bilgisayar kullanabilmeli, bilimsel araştırmalara açık olmalı,

-Fikir ve ideolojilerin esiri olmamalı, hiddet, şiddet gibi unsurlardan uzak olmalı,

-Kişisel sorunlarını derse yansıtmamalı.

Özetle “Nasıl bir öğretmen?” sorusunu tekrarlarsak; sevgi dolu yüreği ile her zaman sevgiye en çok layık olan ve olması için değerlerle donanmış, onları içselleştirmiş, yaşantısıyla örnek şahsiyet olan kişidir.

Tarık TORUN